ANADOLUDA HATTİ HİTİT VE HURRİ DÖNEMİ ALEVİ YERLEŞMELERİ (1)

ANADOLU´DA  HATTİ-HİTİT VE HURRİ DÖNEMİ  ALEVİ YERLEŞMELERİ (1)

ADLARI SÜMERCE  VE HİTİTÇE OLAN ANADOLU  KENTLERİ

Kemal SOYER Y.Mimar 16.12 2016

(Telif Hakları  Kemal SOYERé ait olup izinsiz alıntı yapılamaz,kopyalanamaz, çoğaltılarak kullanılamaz)

Anadolu Alevi Halk kültürü ve inançlarının kadim kaynakları, kökleri Göbeklitepe, Nevali Çori ve Çatalhöyük gibi Anadolu Neolitik Dönem kültürüne uzanan Sümer, Hatti-Hitit ve Hurri Uygarlıklarıdır. Ülkemizin dört bir yanında bu medeniyetlerin izleri ve yaşayan ürünleri var.Alevi-Ezidi Halk Kültürü ve İnançları, yaşam geleneklerimiz, geleneksel mimarimiz, etnoğrafyamız, folklorumuz,60’lı yıllara dek yaşayan  yöresel kıyafetlerimizin çoğu Hatti-Hitit ,Hurri ve Sümer kökenlidir.Bunlarla birlikte ülkemizin  Anadolu, Türkiye, Rum Ülkesi ve çoğu şehir adları da Sümer ve Hititlerden geliyor.Örneğin;

Sümer Ülkesinin  Engürü adı-Ankara , Ki.Engur  formu -Kangrı=Çankırı,

Hititçe  Kassiya-Tumanna ile Kastama adı =Kastamonu,

Parha-Perge,     ApassaEfes,

AnahitaNahita-Niğde,     

Tanrı ADDU- Attaniya-Adana,

Tanrı Taru Siu, Toroslar,Tarsa-Tarsus,

Hakmissa-Amasya,

Tu GAT(Gat Dağı-İki boğa) -Tokat,  GaziuraHazziura-Turhal,

 Zela-Zile, Kırkırıye( Harhara- Tanrı Enlil’in Dağı ),

Tanrı TaruTaron(Eski Muş), Tanrı Tarhunda -Malatya Derande ve Bingöl Genç´in eski adı ; Dara Ene

Tanrı Taru Baal , İzmir Torbalı, Tire ve Giresun Tirebolu,

Tanrı ŞAPU ,AN, TEŞUP AN , Ülke ŞUPANİ ‘den Şebinkarahisar  ile  Tşepni’den  Çepni adı,

Masku Dağı, Kayseri Mazaka (Erciyes) ,Varto Mışko  ve Muska Köyleri , Muşki -Muş ,

Lalanda,Landa, Loluva- Larende ,Karaman , Lolua– Ulukışla,

Güneş Tanrısı Estan Baal-İstanbul  ,  Şapu EstanSebasta -Sivas ,

Tanrı Baal Hazziura-Balıkesir, Baal İskur –Baalisk-Bilecik, Balışeyh

Baal Gat-Balgat, Homa Anu– Haymana(Ankara),

Tanrı BaalBala,Palu,Bolu,

Hazzi Ura-Hızır,Hazzo,Hazro(Siirt -Diyarbakır),

Insan Lulu,Lulaj– Lolan, Ezidi Dergahı  Laleş ile Lice,

Dumu Lu-Lu ,Damalve Dımıli,

Hurri MitanniKara Amadani –Amed(Diyarbakır),

E.Kurra-Hekur-Hakarri(Tanrı Tapınağı-dağ zirvesi)

Ko-o sür-Ga-Serri ,Kızıldağ, Kayseri, Sarruma-Çorum,

Kara Hazzi Karaözü, Kummuh-Komana-Kemah-Kommagene –Gımgım(Varto),

Markasi-Maraş-Mergakasım(Varto),

Varto’da Hazzi Kuntaraİskender-İskender-i Kelender, İskenderi Zülkadir-Zülkarneyn,  Tapigga– Dapage, Halaf-Halep- Halfeti, Halafan, Kiştimmaradu –Gestemerde(Çobandağı) ,

Gerçek böyle iken her türlü ad ve kavramı yerel dilleri yok sayarak öncelikle Arapça-Farsça veya Tatarca sorgulayarak yanlış anlam verme gibi bir yola sürüklemişler bizi. Örneğin Çorum,Kayseri ,Karaköse-Xerekose (Karahazzi) ve Karaözü(Karahazzi) adları, araştırılınca her biri için tamamen anlamsız ve gerçek dışı manalar verildiği anlaşılır. Çorum ”cürümlü”, Kayseri “Kayzer-i Rum”, “Karaözü” devamlı sulanmaktan dolayı koyu görünen otların rengi ve “Öz” denilen sudan” Karaca-Öz” anlamında imiş.Bu tanımlamalar Anadolu´yu küresel düzenin bir parçası haline getirmek isteyen güçlerin ülkeye dayattıkları kültür, eğitim ,dil ve inanç politikalarının bir ürünü. Amaç Anadolu Alevi halkının bu topraklardaki binlerce yıllık yerleşik varılığının inkarı ve delillerinin karartılmasıdır.

HATTİLERİN İLK  BAŞKENTİ OLAN  KAYSERİ KANİŞ  VE ÇEVRESİNDEKİ YERLEŞMELER

 (Karaözü, Melikgazi ,Develi, Talas,Kululu,  Sarız,Koyunabdal, Ganişey ve Sarıoğlan)   

Günümüzde Kültepe Höyüğü denilen Kayseri “Kaniş” ile Çorum Boğazkale´deki “Hattuşa“ şehirleri Hatti ve Hitit Devletlerinin başkentleri, Kapadokya Bölgesi ise Hatti Ülkesinin merkezidir. Hattiler Anadolu’nun öz budunu ve topraklarının asli sahibi olan Alevi Halkıdır. Siyasal İslamcı güç ,Anadolu’nun işgaliyle birlikte öncelikle bu merkezlerin adlarını ,halk kültürünü, dil ve inançlarını  karartmaya yönelmiş, karşısındaki köklü medeniyetin sahibi olan halkları katliamlardan geçirmiş, ardından kimlik ve  kültürlerini inkar ve  asimile etmiştir. Kadim coğrafya ve dini kült merkezlerinin asimile edilmesiyle önemli ölçüde kültürel karmaşa ve kimlik problemi yaşayan bölgede saklı kalan Alevi yerleşmelerine, kadim  yer adları ile Hatti Halk inançlarını yaşatan dağ ve su kültleri  üzerinden açıklık getirmeye çalışacağız 

 HATTİLERİN -ALEVİLERİN  İLK BAŞKENTİ  KANİŞ-NEŞA -KANİSİPİ´ YE

Kanis -Nesa

Kaniş -Neşa . Havadan Görünüş

KANİŞ BA.:

Batılı kaynaklarda iddia edildiğinin aksine, Hititler kendilerine Avrupalı değil, “Nesaumnili” yani “Kayseri Kaneşliyiz” demişler. MÖ.2500´den itibaren  Anadolu´da egemen olan Hattilerin (KUR URU Ha-at-ti) ilk Başkenti olan Neşa veya Kaneşa ile Kaniş Karumu Kayseri-Sivas karayolunun 23.cü Km’sinde soldaki düzlükte yer alır. Kaniş Kenti, Erciyes’i karşıdan görür. Merkezinde gamalı haç formlu tapınak yer alır. Matara formuyla “Küpü Dolu Kadıncık Ana” dediğimiz eser buradan çıkarılmıştır.Kentten çıkarılan binlerce yazılı tablet Hatti Beyliklerini ve Kaniş Karumu üzerinden Asurlarla olan ilişkilerini anlatır. Hatti Başkenti Kaneşin adı,Tanrı Dağı Erciyesin Hurrice Ganzura  (Kanişura) adına sırlanan Güneş’ten gelir. Hititlerde Erciyes bir Dağ Tanrısıdır. Dağ tanrıları güneş, ırmak, çeşme, orman ve bitki temelli varlık alemini kavratan “Ganzurai” adıyla Serçeşme Tanrı motifine kaynaklık ederler. Alevi Erenlerinin ayaklarını vurdukları dağlardan su çıkarma motiflerinin kaynağı eski dönemlerde üzerine tanrı heykellerinin dikildiği Erciyes ve Kaz Dağı gibi Tanrı Dağlarıdır.Günümüzde“Hızırın Ayağı” denilen bu motif, Zazaca çeşme “Hini/Kani” ile Sümerce tanrısal  el ve ayak kavramı “SU-PA” temelinde Kaniş. Pa ,Kanisipi veya Kaniş Baba adlarıyla ifade edilir.Lulubi Devleti krallarından birinin adı da Kanişba idi.

Hattice “Şapu” tanrı, Hurrice TEŞAPU/TEŞUP -Urartuca TEİŞEBA Serçeşme Fırtına Tanrısının adlarıdır .Başı karlı Erciyes Dağı bu imgede Akpınar, Akdağ, Akbaba ve “Kal-o Sipi” adlarıyla Aksakallı Hızır’ın Dağıdır.Akkışla yakınlarındaki Ganişeyh Köy adıyla da yaşadığı gibi, Kaniş adının başındaki”Gani”, ”Hini” veya “Kani” temelde Serçeşme, kaynak tanrı anlamındadır. Halk dilindeki “kana kana su içmek”ve”gani gani rahmet”deyimlerinin art bağlamında Serçeşme Tanrı vardır.Kani’ye eklemli “Saru-ga” eki, Sarı Öküz, “Sarru”, aslan, “Ga” boğa vb. içerikleriyle Kaniş adı, Kanisaruga, Kanişorık, Kanişerıq, Kanisarık, Xinzore, Kaniş ve Hınıs gibi formlara girmiştir.Suyun başındaki aslan,boğa, güneş, Ab-ı Hayat  ve Birlik Ocağı (Süm.Ocak :GUNNİ) anlamına gelen Kaneş adı, Nesa formuyla Alevilikte “Gürüh-u Naci”, Zaza kökenli Partların başkenti Nesa,Hurri Şehri NUZİ,  insanlar nisu, ad Nisa, Hınıs ve Akpınar anlamındaki Kanisipi adlarıyla yaşamaktadır. Alevilerin Serçeşme Tanrısını kavratan “Kanisipi” adı Hacı Bektaş İlçesindeki “Akpınar”,Ezidi Dergahı Laleş-e Nurani’deki “Kanisipi” gibi kutsal çeşmeler, Varto ve Hınıs’ta Kanispiya Lola, Kanispiya Buta ve Kanispiya Avdela adlı üç adet yerleşmenin yanı sıra Varto Hamurpet Gölü kenarındaki Kanisipi Yaylası ve Tanrıça Hepat’a adanan Hebi Baba Dağı adıyla yaşamaktadır.

Hititçe hamri denilen kutsal su ve Tanrı Evi imgeli Varto Hamurpet Gölü, etrafındaki Hebi Baba,Hazzi Kur Baba(Kurra Hazzi-Haskare), Hazır Baba, Koli Baba, Kavaran Şehidi (Ha-Varunna) ve Hazzi Kantaru (Kuntara-Tanrı Türbesi ,Tanrı Ayağı-İskender) ve Runda-Mezulla adlı ziyaret dağlarıyla birlikte yedi dağ ve yedi derya imgesindedir. Suyu koruyan bu dağlar“Abba Sarru”adıyla yedi bucak Avşarı -Abuzer ve Apsu temelinde güneşi ,yedi gezegeni, Su-Toprak ve Bilgelik Tanrısı ENKİ’yi ve Fırtına Tanrısı Teşup’un oğlu Sarumma Baal’in adını kavratırlar.

VARTO HAMURPET GÖLÜ

Hamurpet Deresi´nin Murat Nehrine karıştığı yerde Urartulara ait Kayalıdere Kalesinin yakınında Xinzore adlı iki köy ile Han Kömü yakınında Kanisarik Ziyaret çeşmesi ve Kanişorık Köyleri yer alır.Varto ve Hınıs(Kaniş) yöresinde yaşayan Hıdıj-Lolıj (Hattuşa), Hormekıj (Hurri Mukis) ve Avdelıj adlı halkların Hatti -Hurrilerin bakiyeleri  olduğu bu yerleşme adlarıyla sabittir.

Kadıncık Ana

Küpü Dolu Kadıncık Ana-ANADOLU

Sümerlerin Su, Toprak ve Bilgelik Tanrısı Enki’nin E’.A SARRU LULU ve Lolanlıların atası Abbasarru LULU (Abuzer-e Lola-Celal Abbas) adı ile Anadolu  Fırtına Tanrısı’nın “Sarrumma Baal” adları  Erciyesten 600 km uzakta olan Varto’nun İskender Köyü’nün (Ünaldi) kurucusu olan Lolanlı “Sıreman-e Baal-i /Ehli Sarumma “adıyla 450 yıl öncesinden günümüze kadim tarih ve inançlara tanık olmaktadır.

Anadolu binlerce yıllık geçmişe sahip Sümer, Hatti,Hitit ve Hurri Toprağıdır.Bu adlar farklı halkları değil, Anadolu tanrılarını ve onlardan adlanan yerli halkı  tanımlar. KUR URU HATTİ  adıyla Tanrı Yurdu ve makamı olan  bu toprağın yerleşmeleri, su kaynakları, gölleri,ulu dağları Anadolu tanrılarının adlarını taşır. Anadolu’nun merkezindeki Erciyes, Hititlerin “Tanrın’ın Direği ve Makamı” imgesinde kutsadıkları en önemli dağlardan biridir. Bu dağ Hurrice dağ, çeşme, ırmak ve orman temelinde Ganzurai (Ganişura) adıyla ifade edilmektedir. Başta Kaniş olmak üzere bölgedeki bir çok yerleşme adı, Erciyes Dağı ve başında durduğuna inanılan Fırtına Tanrısının adları, çeşitli nitelik, sıfat  ve işlevlerinden  kaynaklıdır.

Anadolu Gök-Fırtına Tanrısının Sümerce Adı Anu,eşi ANTU,

Anu’nun  oğlu Enlil (EL,Oli,Eli ) eşi Ninlil ,

Enlil’in oğlu İskur,Baal İskur  veya Baal Hadat eşi yağmur anlamındaki Şala,

Hattice Tanrı Kavramı Ashapu (ŞAPU-TEŞHUP),

Hattice Fırtına Tanrısı  Taru-eşi Vuruşemu ,

Hitit Fırtına Tanrısı Tarhun,Tarhunda ,Tarhuda , Hadat, Hurrice Teşup,

Fırtına Tanrısı Teşup’un oğlunun adı Sarruma Baal’dır.

Hattuşa Yazılıkaya’da Hazzi ve Nanni adlı evreni dağları yürüten Tanrı Teşup omuzunda evreni temsil eden gürz biçimli bir asa taşır. Hurri dilinde Teşub.Ba =TEŞU BABA adıyla anılan tanrı  Alevilikte Tekke Kaya yürüten Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli (Ha-Engür, Hazzi Boğe Tiji Baal)  kısaca Şerçeşme Bektaşi Baba adıyla anılmaktadır.Kimi anıtlarda boğa sırtında duran tanrı, elinde balta ve şimşek taşır. Sümerce GUD ALU adıyla anılan ve Hatti Güneş sembolünde olduğu gibi dünyayı gök yüzüne kaldıran Güneş boğa ,bu işleviyle Kaf Dağı’nı kaldıran Hamza Baba adıyla anılmaktadır.

Anadolu’da Fırtına Tanrısı baş tanrı olup,ülkenin aslan  kralı ,kudretli boğa  ve ulu dağ sanıyla anılmaktadır. Sümerce kral Lugal- Sarru(Aslan Kral-Allahın arslanı ), Hattice Khatte, Hititçe Kral Hassu ,Fırtına Tanrısı boğa donuyla Sümerce KA.RA ve Hititçe tapınak-dağ Hazzi temelli KARA HAZZİ adına konudur. Hazzi Dağı, Hattuşa Yazılıkaya’da Tanrı Teşup’un yürüttüğü dağlardan biridir. Hazzi adı, halk dilinde “Gazi” veya “Kaz Dağı”  şeklinde okunmaktadır. Erciyes Dağı “Hazzi Nammu” ve Sarrumma Hazzi (Sari Gazi/Gesi) adıyla Fırtına Tanrısı’nın Dağıdır.Seyit Gazi, Melik Gazi, Hüseyin Gazi Türbelerinin yer aldığı dağ ve tepeler Hititçe Hazzi Dağı’nın adını taşırlar. Bu dağlar Fırtına tanrısı tarafından yürütülmektedir. Hattuşa Yazılıkaya ve Göbeklitepe’de dağları–kayaları yürüten tanrılar Hacı Bektaş ve Abdal Musa gibi Alevi erenlerinin ulu dağları-cansız davarları yürütme mitoslarının kaynağıdır. Anadolu’nun merkezindeki Erciyes, Hazzi  Qal  adıyla Ulu bir Hisar ve evreni bir kale imgesindedir.

Anadolu Fırtına Tanrısı yukarıda sıraladığımız  adlarıyla, Hatti-Hurri ve Sümerli Alevi Halkın ürünü olup, Pir Sultan Abdal’ın “Dünyanın üzerinde kurulu direk ve ALİ YAR ” tanımlamasıyla günümüze aktarılmış olup,Tanrı Dağı Erciyes’in (KOE-SERRİ/ KAYSERİ )  çevresindeki eren ve evliya kültlerine konu türbeleriyle diri olarak yaşamaktadır. Dünyanın üzerinde demirden direk kavramı Tanrı Dağı’nın Htitiçe  “Hazzi AN” adından kaynaklıdır. Zazaca veya Kırmanci halk dilinde demir kavramı “hesın” ile dam kirişi “hezen”den kaynaklı olarak Tanrı “Demir Baba” adıyla anılmaktadır.

Hacıbektaş İlçesindeki Hacı Bektaşi Veli ile Balım Sultan Türbeleri gerçekte Hazzi Dağı ve üzerindeki Fırtına Tanrısı Ali (Enlili,Elil,El ve Bel) ile oğlu Baal Hadat’ı ,diğer adıyla Sarumma Baal’i temsil etmektedir. Hünkarın “Hacı Bektaş Velî El-Horasânî El-Nişâbûrî” adı, İran Horasanı ve oradaki Nişabur Şehrini değil ; Hazzi adı Hititçe  Hazzi Dağı’ından, Bektaş adı,  Hatti Güneşi ve onu gök yüzüne kaldıran Güneş Boğa’nın Zazaca “Boğetiji” sanından, Veli adı, Ali’yi yıldırım ve rüzgarla kavratan “Wa Ali” den,Horasan adı, Hurrice El Hurri Siuni’den (Tanrı) ,Nişabur adı ise Hattilerin ilk başkenti Kayseri’nin  NEŞA PİR adlarından oluşmaktadır. Neşa adı Güneş, Sümerce Cennet “BİR”kavramları  “NEŞA PİR”den Nişabur adına sırlanmıştır.

Fırtına Tanrısı’nın  Erciyes’in eteklerindeki eski  türbeleri  aşağıdaki adlarla Siyasal İslamcı kimliklere sırlanmıştır.

Tanrıyı taşıyan boğanın Hititçe Serissu Tilla ve Tanrı Siu’dan oluşan TALAS adı ve ardındaki ALİ DAĞI,

Geç Hitit Devleti TABAL adı, Develi İlçesi ve  Dev ALİ adıyla,

Tanrının Taru Baal (Bali-Veli) ,Makam Dağı’nın  Hazzi adıyla  “Şeyh TURASAN-ı Veli” Hazretleri,

Omuzundaki Gürzüyle ; Omuzu Gürzlü Baba

Kaf Dağını kaldıran işleviyle, Hamza BABA

Sümerce AN ,Bel ve Ba.ali, Hattice Şapu ( ŞAPU-AN) ,Hurrice TEŞUP adıyla  “Şeyh Şaban-ı Veli ” Hazretleri,

Kayseri adına sırlanan boğa dağ Serris ve aslan lakabı Serri ,temelinde Şeyh ASLAN,

Tanrıça Vuruşemu adıyla  Karnıyarık Baba ve Şemulen Baba ,

Tanrı TİJPAK (TEŞU BOĞA) adı ve güneşin evreni gül  ve kalpak (dik külah) imgesiyle  de Gülüpak adlı türbelerle temsil edilen Fırtına Tanrısı, Horasandan gelen erenler adıyla Siyasal İslamcı-Türkçü kimliklere sırlanmıştır.

Nevşehir ,Ürgüp Tekke Dağı’ndaki Şeyh Turasan-ı Veli -Dur Hasan ,Ürgüp Aktepe  Halil Dede, İcik Köyü Hicim Dede (Hazzi Dede -Kolu açık Hacım Sultan) ,Acıgöl Tepeköy Ese Dede (Eli Asalı Teşup) ,

Kayseri İncesu İlçesinde Şeyh Turasan-ı Veli ile  Şeyh Şaban-ı Veli Köyündeki  Şemulen Gazi, Şeyh Şaban, Omuzu Gürzlü, Hamza, Şeyh Aslan, Gülüpak ve Karnıyarık adlarıyla yağmur dualarına sahne olan türbeler tanrının günümüzde yaşayan şahitleridir.

Kayseri Erciyes Dağını gören Aksaray Hasan Dağı ile Ali Baba, Aksaray Somuncu Baba ile  Kanlı Pelit efsaneleri de Hazzi AN Dağı ve başındaki Tanrı Ali adına kaynaklık ederler.

Erciyes’in tarihi adları:

Erciyes Dağı, Anadolu’nun en büyük tanrı dağlarından biridir. Görünüşü, heybeti, rengi , karlı başı ,bulutu ve fırtınalı işlevleriyle bin bir ada konudur.Sümerce Hazzi Nammu,Hurrice Ganzurai, Hititçe Harkasos, Harhara , Zazaca “Ko-o sipi”,“Kal-u Sipi” ve “Mıjko” gibi adlar almıştır. Ganzurai adı, dağ, aslan, çeşme,Serçeşme ,güneş,evren dağı vb. içerikleriyle günümüzde Ganişeyh(Kaniş) adıyla birlikte Erciyesi karşıdan gören Hınzır Dağı, Halk dilinde Hızır Dağı adıyla yaşamaktadır. Kayseri’nin bir dönem adı Mazaka’dır. Mazaka adı Varto’da Muska, Mışko,Hatay Maşuklar ve Muş gibi yerleşme adlarıyla yaşamaktadır. Harkasos ile Aşkaşepa adları “Köçekli Akdağ” anlamına gelir. Harka adı, ak Hırkalı Geyik ,Hırka Dağı, Ay denilen Kaşku ve Ak Baba anlamına gelen Hazzi Hurri (Kesexur) ile Şapu/Sipi kavramlarıyla Erciyes Ay Külahlı -Köçek Tanrı Dağı imgelerine sahiptir. Zazaca Ko-o Sipi; Akdağ, Kal-u Sipi aksakallı bilge, Mıjko ise yılan ve dumanlı dağ anlamındadır. Eteğindeki Yılanlı Dağı gerçekte Kamer(Gao Mor) ve Musko’dur. Hacılar İlçe adı, onun “Hazzi” adından gelir. Kayseri Hisarcık yazıtında Erciyesin adı Harharas’tır. Sümerce Dağların Kralı olarak anılan Sümer Tanrısı Enlil’in “Lugal Kurkurra”sanı Hurrice “Harhara” olarak yazılmıştır.Hara adı,d.HUR=Kurti/ Hurti temelli Tanrı Dağı, küre, mağara, kartal, başı göğün derinliğindeki Tanrı Dağı,dağ başı  ve bulut imgelerini taşır. Argaios formuna giren adı “Hurri-Ga Hazzi” kökenledir.Göğün derinliğindeki güçlü dağ anlamındadır. Tepesinde bir mağara bulunmaktadır. Bu işleviyle Hurri Ga Dağı, Hırka ,Hıra ve Geyik Dağı adlarına konudur. Tarihi kayıtlarda tepesinden Karadeniz”in görüldüğü belirtilmiştir.

th

     Erciyes-Harkasos-Hira-Hırka Dağı

Roma Dönemi Gemmalarinda Erciyes

 Roma Dönemi Gemmalarında Erciyes-Münster Müzesi 

Başında  Kartal(Hara),Ay ve Yıldız, Altta  Tapınak Dağ

Kayseri´nin adı, İlçeleri ve Ali Dağı: Kayseri adı, Erciyesin güneşi ve Fırtına Tanrısı Sarrumma’yı taşıyan boğa-dağ imgesiyle Zazaca “Ga-e Sarrum” veya “Ko-e Sarrumma” temellidir. Kayseri adının  Latince  “Caesarea “formu da “Ko-e Sarrumma“nın Hellence okunuşu olup,Siyasal Islamcılarca “Kayzeri Rum” formuna oturtulmuştur. Erciyesin önemli kollarından biri önündeki Ali Dağı’dır. Geç Hitit TABAL DEVLETİ’nin adı ,Kayseri´nin Develi İlçe adı ile Dev Ali Türbesi’ne oturtulmuştur.Ali Dağı ve Toroslardaki Ala Dağ adları Gök Tanrısı Ali’yi ve makamını belirtir. Arap Ali Kayseri´ye gelmemiş,bu konudaki iddialarin aksine Ali Dağı adını, Sümer-Hatti Tanrısı Enlil veya EL’den almıştır. Anadolu Alevisinin Eli, Oli dediği tanrı Sümer Tanrısı Eli´dir. Arap Ali tanrı değildir, Sümer Tanrısı Eli´in şahsında  tanrılaştırılmıştır.  Hititçe “Baba-Paban” Fethiye’deki gibi “Babadağ“ demektir. Erciyesin bitişiğindeki Koç Dağı tanrının  Koçu Baba sanını,  görüş alanındaki  Hasan Dağı Tanrı Dağı´nın Hazzi adını, Sarız Ilçe adı Serri Boğayı,  Binboğa Dağları Bin Tanrı Dağı’nı, Kululu’daki Ganişeyh adı, Gani Baba’yı ,Koçu Baba tanrıyı ,Koyun Abdal ise tanrıçayı tanımlamaktadır.

Kayseri’nin Kululu Beldesi(Akkışla) Hititlerin Hatti Lulu adıyla tarihi bir Lolan yerleşmesidir. Buradan çıkarılan çok önemli Hitit heykelleriyle kitabeler Kayseri Müzesinde sergilenmiştir. Kululu civarındaki Ganişeyh ile Koyun Abdal Köy adları Erciyes’in yanısıra yöredeki Hınzır Dağıyla ilişkilidir. Hınzır formundaki adın Hurricesi “Ganzurai-Hanzurai” Zazacası Kanişeruga-Kanişorıq ve Kanisarıq şeklindedir.Bu kavramlar Hititlerce boğa ve aslan başlı çeşmelerle sembolize edilmiştir. Hititlerde dağlar eteklerinden doğan ırmaklarla birlikte adlandırılır. Sümerce  “Gunni” kavramı Güneş Ocak ,yaşam kanı ve var eden, Gani ile Hini , çeşme, zura= Şer- kızıl aslan,”Ga/KO” ise boğa-dağ  anlamındadır.Böylece her bir  ziyaret dağ Tanrı Dağı, Ocağı, Evi, Abı-Hayat Kaynağı ve Varoluş Makamı işlevindedir. Gani Baba veya Gani Şah adı, Kaniş adı gibi Tanrının Serçeşme-Güneş  sanıdır. Kayseri Kaniş mühürlerinde Ana Tanrıça kürsü işlevi gören bir koyunun üzerinde , boynuzlu başlıklı tanrı ise boğa ayaklı kürsülerde oturmaktadır.Bu imgelerle Tanrıça Koyun Abdal,Tanrı ise Koçu Baba islevindedir. Bölgedeki Alevilerin Koyunabdallı, Koçubabalı ve“Sırtısarılı” ad ve sıfatları Hitit-Hurri kökenlidir. Kululu ve Sarkışla‘da Peserek Dağı, Pınırbaşı’nda Köşker Baba Ziyaretleri vardır. Peserek Fırtına Tanrısının Pa.Sarruma ,Köşker ve Koçkiri adları da Tanrı Dağı’nı kavratan Ko ve İSKUR (Baal İskur-El Eskeri) temelli Goşkar Baba adlarından kaynaklıdır.

Hitit kabartmaları arasında Fırtına Tanrısı’nın  arabasını çeken “Huris” ve “Serris” adlı iki boğa vardır. Bunlara gündüz ve gece boğaları denir.Bu boğalar Kayseri Şimşekkaya anıtında gösterilmiştir .Hatti Güneş  kursu da boynuzlu bir boğanın omuzlarındadır. Kursta güneşi omuzlayan Serris adlı güneş boğa Sümerce güneş UTU ile Zazaca Sarru-Utusi’den Saretiji veya Sertaç Boğa adını alır.Boğa “GA”,dağ “KO” temelinde “Ga-Sarru” veya “Sarı Ga”dan Sarı Öküz, Ga Sarru Tiji’den güneş taçlı, Hazzi Dağı’nın omuzu  imgesiyle de Zazaca “Ga Serri Mılık Hazzi “adıyla okunmaktadır.Bu kavramlardan güneş-dağ imgesiyle“Ko Serri”olanı  “Kayseri”, “Serri Siu” olanı “Saru Oğlan”,“Serri -Mılık  Hazzi” olanı güçlü kral anlamında “Ser Melik”  ve “Melik Gazi” şekline girmiştir. Kayseri, Melikgazi ve Sarıoğlan yer adlarının sırrı budur.Bu adların Selçuklularla bir ilişkisi yoktur.Erciyes Dağı kendisine adanan madalyonlarda başında tapınak,ay, güneş ,kartal ve yıldız bezekleriyle simgelenmiştir. Hititlerde Güneş, tanrı-tanrıça nitelikleriyle Sarı Baba ve Sarı Kız,boğa donlu oğulları Sarruma ise günümüzdeki adıyla Sarıoğlan’dır. Kayseri Sarıoğlan ile Yozgat ve çorum Sarımbeyli Köy adları Tanrı Sarumma´nın adını taşırlar. Aşağıdaki resimde gözüken Tanrı Ana, Sarı Kız, kucağındaki oğlu ise Sarumma veya Sarıoğlan’dır.

Working Title/Artist: Seated goddess with a childDepartment: Ancient Near EastCulture/Period/Location: HB/TOA Date Code: 03Working Date: 15th-13th century B.C. Digital Photo File Name: DT873.tif Online Publications Edited By Steven Paneccasio for TOAH 06-01-15

 Sarıkız-Sarıoğlan

Kayseri İncesu‘daki Omuzu Gürzlü veya Güçlü Baba Türbesi ve Ziyareti Tanrı Dağı Erciyes ve  onun “Mılık Hazzi” adıyla ilişkilidir.Omuzu Gürzlü veya Güçlü baba Sivas Banaz Topuzlu Baba, Anadolu’daki Kert-e Xızır-i (Hızır Gedikleri), Varto Tarık Baba,Xorte Kameri,Xorte Delal gibi ziyaretlerle yaşamaktadır. Aşağıda Hititler Dönemi Omuzu Gürzlü Baba motifi verilmiştir. Alevilikte İnsan Hakkın binası ve taşıyıcısıdır.Bu kapsamda halk inancında omuzlarımızda durduğuna inanılan “Hayır” ve “Şer” melekleri kavramı da tanrıyı taşıyan “Hurri” ve “Serri” adlı boğa dağların adı ve işlevlerinden uyarlanmıştır. Bu kapsamda omuzlarımızda duran melekler gerçekte hayrın ve şerrin kaynağı olan tanrının ayakları-cümle varlık alemidir.Aleviler bir yerde karşılaştıklarında Hakk selamının ardından biri birilerinin omuzlarından öperlerdi.Bilinçli olarak öpülen omuzlar tanrının ayakları imgesindeki melekleri yani cümle varlık alemidir

Teşup-Hepat

 Omuzu Gürzlü Dede -Topuzlu Baba , Xortu Delali-Hayır ve Şer Melekleri 

Karaözü:

Bölgedeki Alevi yerleşmelerinden olan Karaözü adı, Şahruh Köprüsü bitişiğindeki Kale Tepesi‘nin Hisar Kale, Hızır Kal ve Sarru Kale(Sarı Kale) gibi adlarıyla Tanrı Dağı Erciyes’i boğa -dağ sıfatıyla  ifade eden KURRA/ KARA HAZZİ adlarından oluşmaktadır. Kara Hazzi adı, Anadolu’nun göbeğindeki Erciyesle evreni bir “Kara Yazı” imgesindedir. Karaözünden geçen Kızılırmak Kızıldağ’dan doğar. Kızıldağ’ın Zazaca adı Ko-o Sür’dür. Kızılırmağın gözeleri “Kızlar Sinesi” adıyla anılır.Bölge bu adlarla tarih boyunca Kızılbaş Diyarı’dır.Ko-o Sür adı Kızılbaş Aslan ile Kızıl Boğayı,bu temelde Kızıldağ ile Sarı Öküz’ü imgeler.Fırtına Tanrısının kar, yağmur, dolu ve çağlayan ırmaklarla işlevsel birliği bitek topraklı Karaözü ve çevresini daima diri ve yeşil bir cennete çevirmiştir.Koyu yeşil,sulak yer, Zazaca “heze” denilen balçık ve yeşerme Hz.Hızır’ın en temel simgeleridir.Oturduğu yerleri yeşerten TAnrı El, Hünkar Hazzi Bektaş Veli’nin Yeşil Eli’dir. Dolayısıyla Karaözü bölgesi Hünkar toprağı, Erciyes ve onu simgeleyen tepeler Hünkar Makamlarıdır.

KARAÖZÜ -ŞAHRUH KÖPRÜSÜ:

Cumhuriyet tarihi boyunca  bu güzel köprü “Şahruh” adıyla bir Selçuklu yapısı gibi algılatılmış, yöre halkı da Orta Asyalı ilan edilmiştir.Tarihi gerçek ise farklıdır.Köprünün kitabesinde Selçuklu adı geçmez. Önemli bir geçit üzerinde Kızılırmağı aşan köprü,aslen Zaza veya Lulu kökenli olan Zülkadiroğullarınca yapılmıştır.Kitabesinde“Bu köprüyü Sasaniler nesli Zülkadir Oğullarından Ala’üddevle  oğlu,Şahruh Bey oğlu, Mehmet Han 1538/39 yılında kölesi Behram Eli ile tamir ettirdi“ açıklaması yazılıdır.Sasaniler Zaza–Lolan,Sümer Dönemi adlarıyla Lulubi’ lerdir. Anadolu’daki Zazaların Lolan bölümü Alevidir. Karaözü, Sarıoğlan, Kululu-Akkışla , Koyunabdal ve Sarkışla yöresi Hitit Tabal Devletinin bakiyesi olan Alevilerle meskündür. Yavuz ile Şah İsmail´in  çatışmaları sürecinde büyük bir bölümü Azerbaycan’a giden yöre Alevileri İranda 1794-1925 arası yaşayan Kacar Alevi Devletini kurmuşlardır.Bölgede Selçuklu-Osmanlı ilk Döneminde Konya-Karaman-Kırşehir-Nevşehir,Niğde, Ankara, Ereğli, Taşeli-İçel ve Alanya gibi sınırlarıyla Loluva Devleti ile Lolanlı Karamanoğulları Devleti hüküm sürmekte idi. Karaözü ile Sarıoğlan yöresi Yedibucak Avşarları, Kuşşarılıları (Kuşşaray) özüyle Hitit Alevi Halkıdır. Oğuz Türkmeni kavramı boğa-dağın“Gök Öküz” sanı ile Fırtına Tanrısı Taru ve Komana adlı kült merkezinden kaynaklıdır. Yedibucak Avşarı Aleviliğin ritüel yedi sayısı, yedi derya,yedi kat gök ve yer gibi güneşin yedi gezegenini kavratmaktadır. Bu halkın Orta Asya ile ilişkisi bulunmamaktadır.

Sasani hükümdarının  Ala’üddevle adı ,devletin Ali’si ,Şahruh adıysa onun aslanı imgesindedir. Köprünün Şahruh şeklinde okunan adı ,kitabesindeki aslan ve üzüm sembolleriyle yazılmıştır. Hititçe  aslan Urmah , Zazaca “şer”,su ”ab” ,Sümer Su Tanrısı Enki’nin sanı Absu ile E’.A sarru kökenli suyun başındaki aslanı kavratan “Abşer, Abbaşer, Abbazer gibi adların kalıtları Irmak ve Avşar’dır.Sümerce “urmah” kavramı aslanı ,”Urmah Lu” veya “Urmah Ziti” aslan adamı tanımlar. Su aslanının “Urmah” adı ırmak kelimesinin kökenidir. Zazaca su sesine “şırık”, küçük aslana “Şeriq” denir. Şahruh adı küçük aslan temelinde “Şarık”dır. Şarık Tara adı, Tanrı Taru ve aslanı tanrı ve güneş içeriğindedir. Zazaca “Şarık şıvano- Memık Gavano” tekerlemesi  Hurrice ırmak “Suwenna” davar çobanı “gavan-şıvan”, ırmağın  aslan imgeli coşkun  akışını belirten “Şarık” ile ırmaktan su  içen davarların bereketli memeleriyle “memık” kavramlarını kavratır.Kitabedeki aslan, köprünün adandığı kişi adının “Şahruh” değil, “Şarık-Aslan” olduğunu, dolayısıyla köprüyü Aslan –Güneş Köprüsü, ırmağı ise Kızıl Urmah (Kızılırmak) adlarıyla  kavratır. Üzüm salkımları “Kırkların Üzümü” ile Hititçe-Zazaca “Hazzi Tiri” temelinde aslanı art bağlamındaki güneşle ilişkilendirir. Zazaca köprü “Pırd”,kanat “per”dir. Sekiz gözlü,perli-kanatlı veya kemerli köprü, Zazaca “Per-i Heyştan” adıyla tanımlanır.Alevi-Bektaşi simgeciliğinde “Pır-i Heyştan” kavramı  ay ve içindeki sekizgen yıldızla tanımlanır. Köprülerdeki her bir kemer kanatlı birer boğa ve suya inmiş kanatlı ay ile güneş imgesindedir. Kemerlerin kilit taşları güneş boğanın başını–tanrıyı simgeler. Ay’ın Kamer adı, boğa sırtı imgeli kemerleri “Kamer” adıyla  kavratır.Taş kemerler insanın bel kemeri imgesinde “Ko-Mar “temelli birer  yılandır. Kemerlerin tokası iki boğa  veya boğa-inek başını imgeler. Alacahöyük kapı girişinde olduğu gibi Hatti ve Hititlerde boğa, tanrı sembolü ve evrenin bel kemeri ve çobanıdır.Köprünün kitabe köşkününden kalan niş şeklindeki kısma Aleviler  “Kulunç Kayası”,  Siyasal İslamcılar ise Kabe’ye bakan “mihrap” demektedir.Doğrusu  kitabeyi,dolayısıyla  köprünün adandığı tanrının omuzladığı Kulunç Kayası ‘dır. Hazzi Bektaş-I Veli  ve Hamza Baba’ya ait kulunç kayaları veya kızıl kayalar Kanatlı Güneşi kavratır.Dolayısıyla köprü gök deryada uçan Kanatlı Güneş imgesindedir. Köprünün Kitabe Köşkü namaza konu edilemez.Açılımları birleştirdiğimizde Ay Ali,Gün Aslan- Şarık, Kamer ise Ali’nin Kamberi’dir. Köprü, suyun üzerindeki kanatlı güneş-ay ve kanatlı boğa imgesindedir. Dolayısıyla bu köprü tanrıya  adanmıştır.Adı Pır-de Şarık ,Pır-de Estan, Pır-de Ali’dir.

TALAS,

Talas adı,Tanrıyı taşıyan güçlü boğa işlevindeki dağın “Serissu Tilla” adından uyarlanan “Tilla Siu“ kökenlidir. Tilla çift tepeli dağ anlamı da taşır. Hattuşa Yazılıkaya’da Tanrı Teşup’un yürüttüğü insan başlı iki Dağ Tanrısı Serissu Tilla  ve Zazaca Tu Lu ,ve Hak Tealla adlarıyla anılmaktadır. Hititçe Siu Işık Tanrısı’dır. Vallahi, Billahi ve Tillahi şeklindeki yemin kalıpları bu içerikleri aktarırlar. Kayseri, Karaözü, Melik Gazi, Talas, Develi ve Sarıoğlan İlçe adlarının  sırrı Anadolu tanrıları ve makamlarıdır.Türk İslamcı egemen güç, bu varlığı hurafelerle örtmüş, yörenin Alevi kimliğiyle kişiliğini inkar etmiş, bölgeyi Anadolu dışından getirdiği Tatar, Çerkez vb. haklarla kolonize etmiştir. Kayseri Kaniş, günümüzde Kültepe Höyüğü denilen tarihi kent Hatti Devleti’nin ilk Başkentidir. Erciyesin eteklerinde kurulu bu başkent, ürettiği Hatti Kültürünün evrensel değerleriyle bu toprağa kök salmış, tüm asimilasyonlara rağmen özüyle varlığını koruyarak günümüze taşımayı başarmıştır.

SARIZ 

Kalender Çelebi Osmanlıyla Sarız–Elbistan yöresinde savaşmıştır.Elbistan Dulkadiroğullarının Başkentidir. Dulkadir veya Zulkadir Ülkesi Halep-Amanos Dağları doğusu,Malatya  Harput ve Dersimi kapsayan bir alandadır. Bölgede yoğun olarak Aleviler yaşamakta idi.Ne yazık ki, tımarları alınarak Zülfikar’dan “Dal Fukara” durumuna düşürülen Dulkadirlilerin tımar ihaneti sonucu Kalender Şah Hakka yürümüş, mücadele kaybedilmiştir. Sarız Başı ,Sarız Çayı ve eskiden Saroz adıyla anılan Seyhan Irmağı adları Güneş Boğa Serri ve Sarıoğlan adlarıyla aynıdır.Kayseri Sarız, Sivas Ulaş(Lulaş)-Sarissa, Varto Sarıce yer adları Hatti Güneşi‘nden kaynaklıdır.Elbistan adı, Hatti Güneşi temelinde“Ali Ba.Estan”yani Güneş Ali ve Alevistan, Güneşin boğa donuyla Gavestan anlamındadır. Sarız -Elbistan yöresi  Hezanlı(Hazzi AN) , Binboğa, Nurhak ,Engizek ve Turna Dağlarıyla çevrilidir. Hezanlı adının kökeni Hititce  Hazzi, Binboğa adı , Bin Tanrı, Nurhak Nar-u Hak(ateş-toprak),Engizek adı Tanrı ENKİ, Turna Dağı özgün adıyla “Kal ENKİ” Kulungo veya Kuluncak’dır. Sarız ile Tufanbeyli arasındaki “Komana Şar” kenti Hatti-Hurri Tanrısı Sarumma ve anası olan Tanrıça Hepat’a adanmış Tanrı Komünü niteliğindeki  kült merkezidir.Hitit büyük kralları burada Hatti Ülkesinin varoluş bayramlarını kutlamışlardır. MA Tapınağı gerçekte Komana  Şar Tapınağıdır. Hatti ülkesi da evreni bir Komün-ü Ali’dir.